BİRLİKTE ÖĞRENELİM
AYVACIK ÖĞRENME ŞENLİKLERİ
2 Mayıs 2019 Saat 11.00 Ayvacık Belediye Düğün Salonunda düzenlenen ‘Birlikte Öğrenelim’ halk eğitim öğrenme şenlik programına davetliyim.
Ayvacık Lisesi kız öğrencilerinin hazırladığı ‘halk oyunları’ ile başlayan şenlik, dört ilkokul üçüncü sınıf kız öğrencilerinin ‘keman dinletisi’ ile devam ediyor ve yetişkinlerin birbirinden güzel el işi göz nuru çalışmalarının sergilendiği salon ziyareti ile son buluyor. Voltaire’in dediği gibi; ‘Tüm sanatlar kardeştir, hepsi de ötekilerin ışığı altında ilerler.’
Teşekkürler, Ayvacık Halk Eğitim Kurumu ve değerli öğretmenleri.
Ayvacık Çankaya ilk okulunda okuyan ‘Elif, Zeynep, Seza, Eslem’ bu dört kız öğrenci bir eğitim-öğretim süresinde aldıkları keman eğitimleriyle, sevgiyi öyle bir değişik boyutta izlettiler ki bizlere! Sizleri, öğretmenlerinizi, ailelerinizi kutlarım. Umutlandırdınız, gururlandırdınız.
Bu öğrenciler arasında biri var ki, her gün onlarca kilometre okula gidiyor, okul sonrası halk eğitim merkezinde müzik kursuna katılıyor. Annesi küçük kızı ile birlikte, kurs programından çıkışta dokuz yaşında ki kızını da alıp birlikte onlarca kilometre evine dönüyorlar. Köy minibüsleri ile.
Adı Seza Akdoğan. Ufacık bir kız çocuğu. Yaşıtlarından daha küçük gösteriyor. Kocaman iri gözlü, uzun kumral saçlı, ince parmaklı küçücük elli. Geçen yıl da kendi küçük halısını dokumuştu bu küçücük eller ve incecik parmaklar ile. Bana yaşattığı öyle bir duygu ki, yaşama tat katan yoğun bir duygu, bir duygu yumağı. Temelde bir sevgi bu. Bu sevgi hoşgörünün, acıları dindiren, yaşama tat katan bir sevgi duygusu. Bu duygu, insana verilen duyguların en kapsamlısı. Muhteşem bir armoni
Bu duyguyu bana hissettirdiğin için çok teşekkür ediyorum sana Seza.
Hem okul hem de aile ortamının ortak amacı; çocukların ve gençlerin iyi yetişmeleri ve başarılı olmalarıdır. Toplumsallaşma ve sosyalleşme yolunda aileden sonra ilk temel adım okulda atılır.
Ancak burada aileler okuldan sonra kız çocuklarının zor şartlarda da olsa hayata karşı tüm tutum ve davranışlarını düşünerek, eğitimin sanatın içinde katılımcı bir tavır sergiliyor. Amaç ortak. Düşünebilen, gerçeği görebilen, toplumu anlayabilen sanatın içinde bireylerin yetiştirmek için elinden geldiğince imkanları ölçüsünde okulla, eğitim kurumları ile iş birliğine giriyor.
Çocuğunun kendini duygusal ve sosyal açıdan güvenli hissedebilmesi için yapıyor bunu. Dokuz yaşında ama yaşından küçük gösteren ufacık kızına eğitsel kol çalışmalarına fırsat tanıyor. Çocuğunun yeni yeteneklerini geliştirmesi için, kendine olan güvenini kazanabilmesi için ve daha önemli başarılara motive etmek için.
Çocuğun, okulda ve okul sonrasında ailesi- öğretmeni- arkadaşları ile iletişim halinde olması o’nun farklı bir birey haline getirmektedir. Sosyal gelişimini sağlıklı tamamlaması için, ailenin de bu iletişimin içinde olması gerekir. Aileler günlük yaşam temposu içinde çocuklarını ikinci plana atmamalı. Çocukların çok çabuk büyüdüğünü unutmamalı.
Yazdan sonbahara, sonbahardan kışa, kıştan yaza her şey değişiyor. Çocuklar bu değişim içinde aile katılımını hissettiğinde, hızla akan su içinde güçlü olarak ayakta kalmayı başaracaklardır.
Küçük ve kapalı bir kasabada kız çocuğun geleceği ne olacak denmemeli? Hayat bir geometri düzeni içinde, her birey ana motif olarak ortaya alınır ve diğer insanlar, doğa/çevre/ manzara bu motif etrafında toplanır. Tıpkı bir resim gibi. Hepimiz yaşam karşısında, farklı koşullarda yaşamış olsak da yaşama bakışlardaki ışığın değişmeyeceğini biliriz.
Aile, çocuğunun öğrenme etkinliklerine bizzat katılmasını sağlayarak bilişsel becerilerinin geliştirilmesinde yardımcı olabilir, tıpkı Seza’nın annesi babası gibi. Öğrenci başarısında ve gelişiminde okul-aile ve öğrenci iş birliğinde gerekliliği tüm dünyada eğitimciler tarafından vurgulanmaktadır. Bu nedenle eğitim öğretim paydaşlarından biri olan ailelerin okul etkinliklerine aktif katılımı son derece önemlidir. Seza’nın ailesi bunu çok iyi başarmıştır. Çocuklarının da bulunduğu, akıp giden hayatın içinde ayakta ve hayatta kalabilmesi için elinden geleni yapıyor. Bu değişim ki, çocuklarının dostluklarına, aile ilişkilerine, meslek seçimine, kısaca her şeye yansıyacaktır.
Türkiye de özellikle bu son yıllarda, ailelerin eğitime katılımlarının istenilen düzeyde olmadığı görülmektedir. Yapılan araştırmalardan ailelerin okul-aile arası iletişiminin ve iş birliğinin zayıf ve düzensiz olduğu anlaşılmaktadır. Buda çok üzücüdür.
Nerede olursa olsun, şehirlerde, kasabalarda, köylere de, okul iş birliği yoluyla ailenin çocuğun eğitiminde daha etkin rol oynaması, çocuğun her alanda istenilen davranışları kazanmasında ve yaşam boyu bilinçli bir birey olarak yetişmesinde aile katılımının ve ailenin eğitim öğretim sürecinde desteği önemlidir ve göz ardı edilmemelidir.
Tolstoy’un dediği gibi, ‘Sanat ancak, belli bir sınıf için değil, büyük kitleler için yarar sağladığı zaman, sözü edilebilir bir değere ulaşır.’
Salime Kaman
Ayvacık Mayıs 2019
Bir yanıt yazın